Dolar 27,3824
Euro 29,0085
Altın 1.630,05
BİST 8.334,94
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul 22°C
Yağmurlu
İstanbul
22°C
Yağmurlu
Pts 23°C
Sal 23°C
Çar 23°C
Per 23°C

BU ZİHNİYET!…

29 Ekim 2020 20:02
118

Bu zihniyet yeni değil, hep vardı ve olmaya da devam edecek.

Ne zamanki ülkemiz insanlarının kendi kendimizi yönetir,

ülkemizin sözü dinlenir,

http://habervizyon.com/wp-content/uploads/2022/11/emin-omu-balik-ekmek-reklam-scaled.jpg

ülkemizin her türlü iç ve dış baskılara rağmen ekonomisi büyüme seyrine girer,

yeniden kazanılan yeni bir ruhla ülke her yönüyle tırmanışa başlar,

yeni büyük projeler tek tek hayata geçer,

http://habervizyon.com/wp-content/uploads/2022/11/emin-omu-balik-ekmek-reklam-scaled.jpg

en önemlisi de, İMF gibi faizci zihniyetle geri kalmış ülkeleri sömüren küresel güçlere olan borçlar ödenir,

ülkemizi bu milletin içinden gelmiş ve milletin değerlerine bağlı, millet gibi yaşayan, milletin çoğunluğunun sesine kulak veren, milletin dertlerini kendine dert edinen, dış ve iç güç odaklarından aldığı emirlerle ve sahte güçle değil, milletten aldığı gerçek gücü sonuna kadar milletin lehine kullanan yönetimler iş başına gelir,

işte o zaman üst akıl denen bütün geri kalmış ülkeleri yöneten dış güç odakları içimizdeki teslimiyetçi zavallıları da yanına alarak, ülkemizin halkın oylarıyla seçilmiş yönetimlerini çeşitli uydurma bahanelerle darbelerle alaşağı etmişlerdir.

BU ZİHNİYET, bu ülkede dindar insanlara her türlü baskı, zulüm, dayatma ve yasaklar getirip, hayatı onlara zindan eden zihniyetin devamı.

BU ZİHNİYET, Osmanlı gibi güçlü bir imparatorluğun yıkılışında rol alan, dış güç odaklarınca yönlendirilen içimizdeki ne yaptığından ve kimlere hizmet ettiğinden, kimlerin atına bindiğinden bihaber, zavallıların taşıdığı zihniyetin aynısı.

BU ZİHNİYET, bu milleti dininden, inancından uzaklaştırmak için her türlü yolu deneyen zihniyetin aynısı.

BU ZİHNİYET, ezanımızı Türkçeye çevirip, Arapça ezan okuyanları hapislere dolduran zihniyetin aynısı.

BU ZİHNİYET, Atatürkçülük ve laiklik arkasına sığınıp dindar insanlara her türlü baskı, dayatma ve yasaklar getiren zihniyetin aynısı.

BU ZİHNİYET, köylüyü, işçiyi, dar gelirliyi ezen, onları açlığa mahkûm eden zihniyetin aynısı,

BU ZİHNİYET, dindar insanları horlayan, aşağılayan, insan yerine koymayan zihniyetin aynısı.

BU ZİHNİYET, bu gün olduğu gibi medya vasıtasıyla oluşturduğu algı operasyonları ile, yalan ve sahte haberlerle milleti yanıltmaya çalışarak halkın oyları ile seçilmiş Menderes hükümetine karşı 27 Mayıs darbesini yapan ve milletin oyları ile seçilmiş Başbakan ve iki bakanını asan, diğer partilileri hapislerde çürüten zihniyetin aynısı.

BU ZİHNİYET, 12 Mart muhtırasıyla yine milletin oyları ile seçilmiş hükümeti darbe benzeri bir muhtırayla iktidardan uzaklaştıran zihniyetin aynısı.

BU ZİHNİYET, 12 Eylülde yine kendi tuzak ve ayak oyunları ile oluşturdukları bahanelerle milletin oyları ile seçilmiş hükümete darbe yapan zihniyetin aynısı.

BU ZİHNİYET, 12 Eylül darbesi sonrası binlerce gencimizi idam eden, binlercesini sakat bırakan, binlercesini hapislere dolduran zihniyetin aynısı.

BU ZİHNİYET, bütün darbelerde ülkemizin en azından 50 yılını heba etmesine katkı sağlayan zihniyetin aynısı.

BU ZİHNİYET, 28 Şubat sürecinde fiili bir darbe yapılmamış olmakla birlikte, neticeleri itibariyle dindar insanlar üzerinde en ağır baskı, dayatma ve yasaklar getiren zihniyetin aynısı.

BU ZİHNİYET, sahte Fadime Şahinler, sahte şeyh kılıklı Kalkancılar, sahte dervişler vasıtasıyla televizyonlarda kendi kurguladığı senaryolarla dindarlara baskı, dayatma ve yasaklar getirip, bu insanlara hayatı zindana çeviren zihniyetin aynısı,

BU ZİHNİYET, başörtüsü takan kızlarımızı üniversitelerden atan, başörtülüleri saçlarından tutup sokaklarda sürükleyen, İlahiyat fakültesi gibi dini eğitim yapan fakülte ve İHL’lerinde bile başörtüsü yasağı getiren zihniyetin aynısı.

BU ZİHNİYET, Taksimde 3-5 ağaç bahanesiyle gezi eylemleri ile bir halk ayaklanması kalkışmasını başlatan zihniyetin aynısı.

BU ZİHNİYET, AK Parti gitsin de ülke isterse batsın diyen zihniyetin aynısı.

BU ZİHNİYET, yine AKParti gitsin diye HDP’ye oy veren ve oy vermeyi teşvik eden zihniyetin aynısı.

BU ZİHNİYET, daha çok ülke işgalini hedef alan 15 Temmuz darbe girişimini gerçekleştiren ve destekleyen zihniyetin aynısı.

BU ZİHNİYET, şimdilerde ülkeyi tekrardan kaosa ve sonu belirsiz maceralara sürüklemeye çalışmaktadır.

BU ZİHNİYET, Geçmişte olduğu gibi yeniden halkı sokağa dökmek ve halkın seçtiği iktidarı alaşağı edebilmek için yeni darbe girişimleri ve yeni halk ayaklanmaları gerçekleştirebilmek için yeni ayak oyunlarının peşinden koşmaktadır.

BU ZİHNİYET, geçmişte olduğu gibi tekrardan eski yasaklı, baskılı dönemlere dönüşü sağlayabilmek için her olayı bahane ederek yeni bir darbe girişimi gerçekleştirme uğruna her türlü yolu deneyebilecek yaratılış ve tıynete sahip bir yapıya sahiptir.

BU ZİHNİYETİN yıları, başta dış güç odakları ve içerideki yardımcıları olmak üzere, bu ülkenin parçalanması ve yok edilmesi uğrunda çaba sarf eden dış düşman ve vatan hainlerinin elindedir.

BU ZİHNİYET, Türk ve islâm düşmanı dış ve iç güç odaklarının  güdümünde yaşamaya alışmış ve bundan zevk duyanlardan oluşmaktadır.

BU ZİHNİYETİN, bu ülke, bu vatan, bu milletin var olması ve ilelebet yaşayabilmesi için gayret gösterme gibi bir derdi ve gailesi bulunmamaktadır.

BU ZİHNİYET için önemli olan kendilerinin söz sahibi olduğu, kendilerinin rahat yaşayabildiği bir ortamın olması, ama, halkın çoğunluğu sürünmüş, köleleşmiş, ülke vatan yok olmuş, din elden gitmiş hiç mi hiç mühim değildir.

Bizim burada yapmamız gereken ve kendimize vazife addedeceğimiz birinci görevimiz, ülkemizi bir daha bu ZİHNİYETE teslim etmemek için elimizden geldiğince çaba göstermek ve şu anda bu milletin içinden gelmiş ve bu milletin temel değerlerine sahip çıkan ve milletin temel değerlerine bağlı olarak yaşayabilmesi için uygun ortam sağlayan siyasi hareketi sonuna kadar desteklemek olmalıdır.

YAZARIN EKLEMİŞ OLDUĞU YAZILAR
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.