CUMHURİYET BAYRAMI VESİLESİYLE YENİ YÖNETİM SİSTEMİ, BAZILARININ İFADESİ İLE “TEK ADAMLIK”A ŞAHSİ BAKIŞ

29 Ekim Günü başka bir konuda yazmak mümkün mü? Elbette değil. 
Türk’ün Tarihler boyunca nice nitelikli Yönetenleri oldu elbette. Zaman zaman aksasa da, bazen yıkılsak da kendi evlatları içerisinden yetiştirdiği nitelikli Yönetici, Lider, Kaan, Sultan vs sayesinde tekrar dirilmesini, Devlet’i diriltmesini bilmiş bir Millettir Türk Milleti.
Halen de öyle nitekim. Ruh aynı ruh, kökü aynı kök. Tek farkla, 29 Ekim 1923 ten beri Cumhuriyet Rejimi sayesinde artık Millet kendini yönetecekleri, kendi evlatlarından yetiştirdiği Yöneticilerini bizzat kendisi belirliyor, yetkilendiriyor.

Yeni Cumhurbaşkanlığı Yönetim Sistemi ile de bu seçme eylemi yeni bir nitelik kazandı ve Tepe Yönetici olan Cumhurbaşkanı’nı da Millet artık doğrudan kendisi seçebiliyor, yetkilendirebiliyor. Tekraren ifade edeyim sistemin her ne kadar TBMM ayağında Siyasi Partiler ve Seçim Kanunu sebeple ideali yaklamaktan uzak olsak da, Yürütme, Yasama ve Yargı Erkleri Kuvvetler ayrılığı hususunda kat edilecek mesafe çok olsa da, düzeltilecek, düzenlenecek hususlar bulunsa da Yeni Yönetim Sistemi devamından yana olduğumu yinelemek isterim.

Tarihi köklerimiz itibarı ile Cumhuriyet ile özdeşleştirilerek, kusurları eksikleri giderilerek yürüyecek, yürütülecek Yeni Yönetim Sistemi’ni Milletimizin karakterine daha uygun bulduğumu ifade etmek isterim. 
Cumhuriyet’in gereği olan TBMM ve Yargı erkinin layıkı ile çalıştığı, çalıştırılacak şekilde kurgulandığı, bağımsızlığının tesis edildiği sistemde, yani denge denetim ve Yargı mekanizmalarının etkin çalıştığı sistemde, Yürütme Başının, seçilmiş Cumhurbaşkanı’nın 5 yıl süre ile “Tek Adamlığı” nı şahsen ben uygun görüyor, Türk Milleti’ne uygun buluyorum. 5 yıllık yetkilendirildiği dönemde etkili olabilecek, icraat adına tam yetki ile donatılmış Cumhurbaşkanı’nın aldığı yetkinin bilinci ve sorumluluğu ile rahat çalışabilmesini temin eden sistemin etkinliğini değerlendiriyor, ola ki yanlışına, eksiğine, kusuruna, olmaz ama velev ki olursa ihanetine, müdahil olacak, olabilecek bağımsız TBMM ve Yargı kurumunu şart görüyorum. 5 yıl sonunda başaramayan, seçmeni seçilirken ikna ettiği argümanlarda, vaatlerde yeterli olamayan Yürütme Başı, Cumhurbaşkanı’nın, bir sonraki dönemde yine Millet eliyle kolaylıkla yerinden edilebilir olması bence uygun olandır, etkin olandır ve dahi istikrarlı, tutarlı olandır, Millet odaklı olmak üzere, herkesin ayağını denk alacağı şekilde olandır. Bunu başarırsak Yeni Yönetim Sistemi’nin çok daha etkin, çok daha verimli olacağını değerlendiriyorum.

Bu vesile ile Millet’in kendisini yönetenleri seçmesine olanak sağlayacak şekilde, bu Milleti Cumhuriyet ile tanıştıran Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Milli Mücadele kahramanlarını tekraren rahmetle, şükranla yad ediyor, Cumhuriyet Bayramınızı en içten dileklerimle kutluyorum.

Kalın sağlıcakla. 29.10.2020
Dr. Selçuk YÜCESAN