Herkes önce kendisini düzeltse!
İnsanoğlunun en büyük düşmanı kendi nefsidir.
Sevgili peygamberimiz savaş sonrası dönüş anında, küçük düşmanı yendik, şimdi sıra büyük düşmanda deyince, yanındakiler ya resulallah cephedeki bu savaştan daha büyük savaş nedir?
Diye sormuşlar.
Sevgili peygamberimiz en büyük savaş kişinin kendi nefsiyle yapacağı savaştır demiştir.
Evet insan nefsinin esiridir. Kendi nefsine söz geçiremez ve nefsini dizginleyemez. Ama, her fırsatta başkalarının yanlışlarını diline dolar ve herkesi eleştirmeye bayılır.
İnsan başkalarını eleştirmeden önce, şöyle bir düşünse ve kendi yaptıklarını gözünün önüne getirse ve hatalarını görebilse, yer yüzünde hata yapan insanların sayısı yok denecek kadar azalır.
Herkes başkalarını eleştireceğine, önce kendi hayatına ve yaşantısına yön vermeye ve her haliyle iyi bir insan, faydalı bir insan, dürüst insan, namuslu insan, iyi bir vatan sever, hak hukuk gözeten adaletli davranan birisi, velhasıl kelam her yönüyle ve her davranışıyla herkese örnek olacak davranışlarda bulunan birisi olmaya gayret gösterse, yer yüzünde kötülük diye bir şey kalmaz.
İnsan hangi makam, hangi mevkide ve ne kadar varlıklı da olsa, önce insan olduğunun idrak ve şuuruna vakıf olmalıdır.
Karşısındakilerin de en az kendisi kadar değerli, en az kendisi kadar bu dünyada en iyi, en rahat, en huzurlu ve mutlu bir şekilde yaşamaya hakkı olduğunu hiç mi hiç aklından çıkarmamalıdır.
Şöyle bir etrafımıza baktığımızda herkes, hiç kendi yaptıklarına bakmadan karşısında yer alan her kademeden başkalarını çok rahatlıkla eleştirmekte ve çok rahatlıkla başkalarına karşı acımasızca, haksız olarak, bilinçli bilinçsiz, doğru yanlış ayırmaksızın yalan yanlış demeden çamur atmakta, hatta özeline kadar aile efradına bile saldırmayı kendisine tanınmış bir hak olarak görmektedir.
Bu tip eleştiri ve saldırılar siyasi hayatın içinde daha da acımasızca ve daha da can yakıcı şekilde cereyan etmektedir.
Siyasetin içinde yer alan birisi herhangi bir makam ve mevkie geldiğinde, yaptıklarının doğru mu, yanlış mı olduğuna bakılmaksızın sırf yıpratma amaçlı ve onların mensubu olduğu siyasi kanadın bitirilmesi, yıpratılması ve saf dışı bırakılması amaçlı çok acımasızca eleştiriler yapılabilmektedir.
Hedef olarak alınan siyasetçilerin haklarında yapılan eleştiriler, kendi şahısları ile de sınırlı kalmamakta, tüm aile bireylerini de kapsamına almaktadır. Hatta bazen acımasızca kişi hak ve hukukunu hiçe sayacak düzeyde ve ar ve namusuna dokunacak derecelerde bile eleştiriler çok rahatlıkla yapılabilmektedir.
Bu konuda daha çok şeyler yazılabilir. Ama, bu kadarla da olsa meramımızı anlatmış olduğumuzu düşünerek yazıma son veriyorum.
Başkalarını eleştirmekten önce, kendimize bakmayı ve kendimizin yaptığı yanlışları görmeyi, önce kendimizi düzeltmeyi sonra başkalarını eleştirmeyi, daha da doğrusu önce kendimiz iyi bir insan olmayı deneyelim. Ondan sonra başkalarını eleştirmeyi düşünelim.İletiniz aşağıdaki dosya veya bağlantı ekleriyle gönderilmeye hazır:
Herkes önce kendisini düzeltse.doc
Not: Bilgisayar virüslerinden korunmak için e-posta programları belirli türde dosya eklerinin gönderilmesini ya da alınmasını engelleyebilir. Eklerin işlenme yöntemini anlamak için e-posta güvenlik ayarlarınızı gözden geçirin.